Görüş Bildir
Haberler
Dopingli Efsane Lance Armstrong’un Hikâyesi

etiket Dopingli Efsane Lance Armstrong’un Hikâyesi

Çağın Altuğ
29.05.2024 - 11:36 Son Güncelleme: 29.05.2024 - 11:45

Yıllar yılı çalışıp elde edilen kariyer tek bir hatayla yerle bir olabilir. İnsanların bakışı size bir anda değişebilir. Eğer yaptığınız hata gerçekten çok büyükse, yani Lance Armstrong’un ki gibiyse yolda yürürken bakışlarınızı insanlardan kaçırabilir, yıllar yılı size yöneltilen suçlamaları inkâr etmek zorunda kalabilirsiniz. Yakalandığı kanser hastalığından bisiklete olan tutkusuyla kurtulan ardından da tüm Dünya’nın ismini büyük bir hayranlıkla telaffuz ettiği ünlü sporcu gerçekleri itiraf ettiğinde tüm saygınlığını kaybetti.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Lance Armstrong

Lance Armstrong

“Eminim hepiniz Lance Armstrong’un nasıl olup da bu kadar önemli biri haline geldiğini ve herkes için nasıl bir esin kaynağı olduğunu, 2290 millik bir yol yarışı olan ve dünyanın en zorlu sportif yarışması olarak kabul edilen Fransa Bisiklet Turunu ( Tour de France ) nasıl kazandığımı merak ediyorsunuz. İnancımı, sırrımı, mucizevi dönüşümü ve Greg LeMond ve Miguel Indurain gibi büyük isimlerin arasına, rekorlar kitabına nasıl girdiğimi duymak istiyorsunuzdur. Alplere lirik tırmanışımı, Pireneler’i kahramanca fethedişimi ve bunun nasıl hissettirdiğini öğrenmek istiyorsunuzdur. Ama aslında Fransa Bisiklet Turu hikâyenin en önemsiz kısmını oluşturuyor.” ( kynk: Yaşama Çevrilen Pedal, Lance Armstrong)

Yukarıda ki sözler bir döneme damga vurmuş ünlü bisikletçi Lance Armstrong’un 2005 yılında kaleme aldığı ‘’ YAŞAMA ÇEVRİLEN PEDAL –BİSİKLETİN DEĞİL İNANCIN ÖYKÜSÜ’’ kitabından bir kesit. O kimine göre bir efsane,  kimine göre bir sahtekâr, kimine göre milyonlarca insana umut, benim gibi spora gönül vermiş kişiler içinse koca bir hayal kırıklığı…

Belki de Dostoyevski’nin dediği gibi ‘’Bir insanı hayal kırıklığına uğratmak insanlık suçu sayılmalı.’’

İlk bisikleti

Lance’nin bisikletle ilk tanışması apartmanlarının bulunduğu sokakta bulunan bisiklet mağazası sahibi Jim Hoyt’un sayesinde olur. Bir sabah annesi ile taze sıcak çörek yemeye giden Lance, bisiklet mağazasının önünden geçer ve vitrindeki bisikletler küçük Lance’nin dikkatini çeker. Annesinin pek durumu olmasa da mağaza sahibinin ısrarıyla annesine ilk bisikletini aldırtır. İlk bisikletini “Sarı Tekerlekli, Çirkin Kahverengi”  bir bisiklet olarak anlatsa da zamanla bisiklet onun için özgürlük, hürriyet, kurallar ve büyükler olmadan özgürce gezmenin adı olacaktır.

Spora merhaba

Lance Armstrong’a göre Plano’da yaşıyor ve futbolcu değilseniz üstelik ortalamanın üstünde bir geliriniz yoksa yoksunuz demektir. Annesi sekreter olan Lance bu farkındalıkla futbol oynamaya çalıştı ve futbolda iyi olmadığını anlamasıyla birlikte, başarılı olabileceği farklı spor dalları bulmaya yöneldi. Bu arayışları sonucunda 5. sınıfta okurken okulunda düzenlenen uzun mesafe koşusuna katıldı ve bu yarışı kazandı.

Bu yarışmadan birkaç ay sonra yerel bir yüzme kulübüne yazıldı ve ilk zamanlar yüzme macerasını futboldaki becerisizlikten yüzmedeki beceriksizliğe geçiş olarak yorumladı. Bu beceriksizliğe rağmen yılmadan çalıştı ve 1500 metre serbest stilde eyalet dördüncüsü olmayı başardı.

Lance Armstrong, kısa sürede Plano şehrinin en iyi yüzücülerinden biri olmayı başardı. 13 yaşına geldiğinde doğru dürüst antrenman yapmadan katıldığı, yüzme, bisiklet sürme ve koşuyu kapsayan bir triatlon müsabakasını açık ara kazanarak tüm dikkatleri üzerine çekmeyi başardı.

Triatlondan bisiklete geçiş

Triatlondan bisiklete geçiş

Lance Armstrong triatlondan iyi para kazanıyordu ve cüzdanı bir anda birincilik ödülleri ile dolmuştu. Artık nerede triatlon yarışması bulsa katılmaya çalışıyordu. Öyle ki kısa zamanla triatlonda yılın çaylağı seçilecek ve yıllık geliri 20 bin doları bulacaktı.

Her şey güzeldi fakat bisiklet onu ayrı bir heyecanlandırıyordu. Bu heyecanı onun bölgesel bisiklet yarışlarında da isim yapmasını sağladı ve annesi dahi onun bu kadar güçlü, istekli olmasına inanamadı. Lance Armstrong ise yazdığı kitapta bu hırs ve gücünü şöyle anlatacaktı:

‘’Ödül sadece nakit 100 dolar olsa da bunu almak için diğer yarışmacıların bacaklarını bile koparabilirdim.’’

Öyle ki, 4 kategoriden oluşan yarışlarda 4. kategoride yarışan Lance Armstrong daha üst kategorilerde yarışmak için sabırsızlanmaya başladı. Fakat üst kategorilerde yarışmak için belli bir sayıdaki yarışı kazanması gerekiyordu ama onun bunu bekleyecek sabrı yoktu. Bu yüzden kendisinden daha büyük tecrübeli yarışçıların bulunduğu 3. kategori yarışmalarına katılmak için organizatörleri ikna etmeyi başardı. Organizatörler ona “Ne yaparsan yap fakat bu yarışı kazanma.” dedilerse de Lance, bu yarışı açık ara kazandı.

Yol bisikletinde hızla ilerleyen Lance Armstrong 1992 Barcelona olimpiyatları bisiklet kategorisinde 14. oldu ve profesyonelliğe ilk adımını attı.

Olimpiyatlardan sonra katıldığı ilk profesyonel yarışında sonuncu olan Lance Armstrong kendisine uzatılan mikrofonlara şunu söyleyecekti:

“Bisiklet gençleri ödüllendirmekten çok utandıran bir spordur.”

Kanser teşhisi

Lance Armstrong 1996 yılına kadar yani kanser teşhisi konulana kadar çok büyük başarılara imza atamadı. Aslında herkes Lance Armstrong’u kanseri yenen sporcu olarak tanımaya başladı. Armstrong 2 Ekim 1996’da 3. derece testis kanseri teşhisi ile hastaneye yatırıldı ve kanser kısa sürede beyne sıçradı. O dönemdeki doktorlar Amerikalı bisikletçinin yaşama şansının % 40 olduğunu vurgulasa da azimli ve güçlü yapısıyla tanınan Lance Armstrong 1998 yılında kanseri yendi ve US Postal takımıyla bir sözleşme imzaladı.

İyileştiğinde Lance Armstrong doktoru Nichols’a yaşama şansının ne kadar olduğunu sorduğunda, cevap sadece % 3 idi.

Tour De France

Tour De France

Lance Amstrong’un spora asıl dönüşü 1999’da Fransa Bisiklet Turu’nda gerçekleşti. Dünya’nın en zorlu yarışlarından biri olarak kabul edilen bu yarışta peş peşe 7 kere birinciliğini koruyarak, tüm zamanlar rekorunu 5 birincilikle paylaşan Merckx, Hinault, Indurain ve Anquetil gibi diğer efsaneleri geride bıraktı.

Not: 2005’teki şampiyonluğun ardından spor hayatını noktalayan Armstrong hakkında çıkan doping iddialarını kesin bir dille yalanlayacak ve haziran 2006’da hakkındaki doping soruşturmasında da adı temize çıkacaktı.

Lance Amstrong Vakfı

Sporculuk sadece Lance Armstrong’un tanınır hale gelmesinde bir etken değil, o, sporculuğunun yanı sıra kurduğu Livestrongla (kanserle mücadele vakfı) binlerce insana umut olmayı başardı. Üstelik vakıf tarafından Tour De France’de kazandığı sarı mayoyu temsilen sarı bileklikler satılmaya başlandı ve kısa sürede Dünya’nın dört bir yanından insanlar bu bileklikleri almak için birbirleriyle yarışır hale geldi.

Hatırlarsanız ülkemizde de benzer bileklikler spor kulüpleri tarafından satılmıştı.

Çöküş hikâyesi başlıyor

2009 yılında spora geri dönmek isteyen Lance Armstrong için çöküş hikâyesi tamda burada başlıyor. Her ne kadar eski başarılarını yakalayamasa da spora dönmesi bile Dünya’da büyük etki yarattı. Bu etkiye rağmen bir çok otoriteye göre ise doping yapmaya devam etti.

Öyle ki 24 Ağustos 2012 tarihinde ABD-Anti Doping Ajansı (USADA) doping yaptığı gerekçesiyle Lance Amstrong’un 1 Ağustos 1998’den bu yana elde ettiği bütün başarılarla, 1999 ile 2005 yılı arasındaki 7 Fransa Bisiklet Turu Şampiyonluğunu elinden aldı ve ünlü bisikletçiyi ömür boyu pistlerden men etti. Aynı şekilde Avustralya Olimpiyat Komitesi de 2000 Yaz Olimpiyatları’nda kazandığı bronz madalyayı iade etmesini istemişti.

Bu süreçte kendi adına kurmuş olduğu vakfın adı ‘’Livestrong Vakfı’ olarak değişti ve vakfın yönetim kurulu başkanlığından istifa etti.

Tarihi itiraf

16 Ocak 2013 tarihinde Lance Armstrong ünlü televizyon sohbet programcısı Oprah Winfrey ile yaptığı söyleşide doping yaptığını itiraf etti. 

Lance Armstrong öyle büyük bir başarı hikâyesinin kahramanı ve o kadar çok insana ilham kaynağı oldu ki belki de birçoğumuz ondan, katıldığı bu programda “Ben bunu yapmadım, adımı aklamak için sonuna kadar savaşacağım.” açıklamalarını bekledi.

Bu beklentiler boşa çıktı ve Lance Armstrong kendisine yöneltilen 112 soruya tek tek yanıt verdi. Verdiği bu yanıtlardan sonra Oqrah Winfrey, Lance Armstrong’un doping yaptığını ve bunca başarılı yılda sürekli dopingle şampiyon olduğunu itiraf ettiğini söyledi.

Instagram

Facebook

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
4
2
2
2
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam