Görüş Bildir

Demokrat Parti Haberleri

Demokrat Parti ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Demokrat Parti ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

Başbakan Erdoğan'dan 'Helal Lokma' Gafı
Partisinin Eskişehir mitinginde konuşan Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nu eleştirirken 'Evlatlarıma helal lokma yedirmedim' diyerek gaf yaptı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin yerel seçim çalışmaları kapsamında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirirken farkında olmadan ilginç bir gafa imza attı. ÇOCUKLARIYLA İLGİLİ ELEŞTİRİLERE YANIT VERDİ Kemal Kılıçdaroğlu’nun Tekirdağ mitinginde Erdoğan’ı eleştirirken yanlışlıkla Erdoğan’ın annesinin de yolsuzluğa bulaştığını söyleyip, hatasını anladığında özür dilemesini eleştiren Erdoğan, çocukları hakkındaki eleştirilere cevap verdi. 'HELAL LOKMA YEDİRMEDİĞİM HALDE...' Bu sırada dili sürçen ve ‘haram’ yerine ‘helal’ kelimesini kullanan Erdoğan 'Sen, benim evlatlarıma helal lokma yedirmediğim halde, evlatlarıma da haramdan bahsedecek kalitede de değilsin' dedi. sondakika.com
Demirtaş'tan CHP'ye Uyarı!
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, CHP’ye seslenerek, 'Yıllardır cemaat senin burnundan getiriyor. Şimdi cemaatin kuyruğunda takılmışsın iktidara geleceğini zannediyorsun' dedi. Demirtaş, Göle’de düzenlenen partisinin mitinginde konuştu. Hapan mevkiinde partililere seslenen Demirtaş, CHP’in tutarsız davrandığını söyledi. BDP dışında hiçbir partinin halkın menfaati için çalışmadığını anlatan Demirtaş, 'Bakın ana muhalefetin içine düştüğü kepazeliği görüyoruz. Yıllardır cemaat senin burnundan getiriyor. Şimdi cemaatin kuyruğunda takılmışsın iktidara geleceğini zannediyorsun. Böyle bir ucuzluk olur mu, böyle bir ilkesizlik olur mu. Sen bir sosyal demokrat parti olarak bunu yapabilir misin. Bunların hiçbirini kafasından eşitlik, demokrasi, özgürlük geçmez. Hiçbirinin ağzından barış sözcüğü çıkmaz. Adalet sözcüğü çıkmaz. Bunları kendilerin lügatlerinden sözlüklerinden çıkarıp atmışlar. Halk iktidarı demek nedir biliyor musunuz? Seçtiklerinize her gün hesap sorabilmek, her gün denetleyebilmektir. Her gün onun kapısından rahatlıkla içeriye girebilmektir. Şimdi kapınıza gelerek sizden oy istiyorlar. gazetevatan.com
Kırşehirliler 60 Yıl Önceki İlçelerini Geri İstiyor
Kırşehirliler 30 Mart'taki yerel seçimlerin hemen ardından 60 yıl önce kendilerinden kopardıklarını söyledikleri Avanos, Hacıbektaş gibi ilçelerini geri almak için önce kampanya başlatmaya, ardından da dava açmaya hazırlanıyor. Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bahamettin Öztürk, gerekirse bu ilçelerde halkoylaması için sandık kurulmasını istiyor. 60 yıl önce Kırşehir, iktidara oy vermeyince ilçe olmakla cezalandırılıyor. Nasıl mı? Demokrat Parti'nin (DP) fırtına gibi estiği 1954 seçimlerinde Kırşehirliler oylarını iktidara değil, liderliğini Osman Bölükbaşı'nın yaptığı Cumhuriyetçi Millet Partisi'ne veriyor. İktidardaki DP, bu duruma tepki gösteriyor ve Kırşehir'i ilçe yaparak cezalandırıyor. Yoğun eleştiriler üzerine 1957 yılında Kırşehir'in cezası kalkıyor ve yeniden il statüsüne yükseltiliyor. Ancak aralarında Kapadokya bölgesindeki Avanos, Hacıbektaş'ın da bulunduğu bazı ilçeler Nevşehir ve Aksaray'a devrediliyor. Kırşehirliler, uzun yıllardır 'kendilerinden koparılan dallar' olarak niteledikleri bu ilçeleri geri almak istiyor. 2011 yılında aralarında Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bahamettin Öztürk'ün de olduğu Kırşehirliler, bu ilçelerin belediye başkanlarıyla görüşmeler yapıyor. Ancak o günden bu güne bir ilerleme sağlanamıyor. Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bahamettin Öztürk, ilçelerin tekrar Kırşehir'e dönmesi için seçim sonrasında harekete geçeceklerini söylüyor. Öztürk, 'Devlette devamlılık olduğu için avukatımızla birlikte bir dosya hazırlıyoruz. Meclise kadar taşıyacağız' diyor. Kendisi de Kırşehirli olan Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'a da danışacaklarını belirten Öztürk, onun yönlendirmesiyle dava açacaklarını söylüyor. Kendilerinden koparılan ilçelerin belediye başkanlarıyla daha önce bir araya geldiklerini, onların da bu fikre olumlu baktığını ileri süren Öztürk, 'Demokraside ağaç yapraksız olmaz. O dallarımızı, o yapraklarımızı hep döktüler, hep aldılar. Biz şimdi onun mücadelesini veriyoruz' diyor. Kırşehir ilçelerini Nevşehir'den geri istiyor Kırşehirliler 30 Mart yerel seçimlerinin hemen ardından 60 yıl önce kendilerinden 'koparılan' ve Nevşehir'e bağlanan Avanos, Hacıbektaş gibi ilçelerini geri almak için dava açmaya hazırlanıyor. Sinan Onuş Kırşehir ve Nevşehir'de halkın görüşlerini sordu. İzleyinmp4 Bu ses/görüntü klibini oynatmak için Flash 8 veya daha yeni sürümleri gerekmektedir Flash yazılımını edinmek için Alternatif formatta oynat Avanos'ta halı ticareti yapan Yasin Diler, bir sandık kurulduğunda Nevşehir'i tercih edeceğini söylüyor. Anketörlük yaptığını söyleyen Süleyman İmamoğlu da 'Neşet Ertaş söylerse düşünebilirim' diye esprili bir yanıt veriyor. Göreme'de halı ticareti yapan Mehmet Dilari, 'Bu işler devlete düşüyor. Kırşehir 90, Nevşehir 15 kilometre uzaklıkta. Kanuni işlemlerimizi daha pratik yaptırabilmek açısından Nevşehir daha iyi ama devlet bakidir, vereceği karara boynumuz kıldan incedir' diyor. Avanos'ta seramik sanatçısı olan Ayşe Torun, oyunun renginin 'Nevşehir' olacağını söylüyor, 'Çünkü burada doğdum' diyor. Avanos'ta pansiyon işleten Mükremin Tokmak, Kapadokya bölgesindeki ilçelerin geçmişte Nevşehir'e bağlanmasını 'Malum kaza ve kabul edilmez bir noktada' diye niteliyor. Tokmak, Kırşehirlileri haklı buluyor ama bürokratik işler nedeniyle Kırşehir'in uzaklığının yöre halkını yıpratacağını söylüyor. Tokmak, 'Ama tarihsel ve kültürel olarak bizim bağ olduğumuz gönül şehrimiz sonuçta Kırşehir. Böyle bir referandum olursa evet derdim' diyor.
Hollanda'da Yerel Seçimlerin Favorisi: Aşırı Sağcı Wilders
Hollanda halkı, yeni belediye yönetimlerini belirlemek amacıyla 19 Mart Çarşamba günü sandığa gidiyor.Kamuoyu yoklamalarına göre, aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) önde görünüyor. İktidar partilerinin seçimden önemli kayıplarla çıkması bekleniyor. İktidar ortağı Sosyal Demokrat İşçi Partisi’nin (PvdA) 1946'dan bu yana yönettiği Amsterdam'ı kaybedebileceği konuşuluyor.Seçimlerde ulusal partilerin yanı sıra, yerel listeler de belediye meclislerine girebilmek için çaba harcayacak. Belediyelerin, eğitimden, güvenliğe kadar bir çok konuda sorumlu olduğu ülkede, yerel seçimler büyük önem taşıyor.Seçimler 22 Mayıs’ta yapılacak Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri için de 'ön prova' niteliği taşıyor.Uyguladıkları ekonomik ve sosyal programlar nedeniyle sıkça eleştirilen iktidar ortakları Liberal Sağ Parti (VVD) ile sosyal demokrat PvdA'nın önemli ölçüde oy kaybetmesi bekleniyor.Son kamuoyu yoklamalarına göre Geert Wilders önderliğindeki aşırı sağcı PVV önde bulunuyor. PVV'yi Sosyalist Parti (SP) ve liberal Demokratlar 66 (D66) partisi izliyor.Hollanda siyasetinin en köklü partisi olan Hristiyan Demokrat Parti'nin (CDA) de seçimden oylarını artırarak çıkması bekleniyor.Kamuoyu yoklamalarına göre 1946 yılından bu yana Amsterdam'ı yöneten PvdA'nın, ilk kez bu kenti kaybetme riski bulunuyor. D66 ile PvdA'nın oyları başa baş gidiyor.Başbakan Mark Rutte, belediye meclislerinde Wilders’ın partisi PVV ile ortaklık yapabileceklerini belirtiyor.Wilders, daha önce Rutte ile aynı partide milletvekilliği görevinde bulunuyordu. Bu nedenle her iki ismin birçok söylemi birbirine yakın. Ancak, Rutte, bazı konularda Wilders'ın, 'solculardan bile daha sol söyleme sahip olmasından' şikâyet ediyor.Wilders ise seçim çalışmalarında 'yabancı düşmanlığı' propagandasını sürdürüyor. Partisinin güçlü olduğu Lahey'de yaptığı konuşmada, 'Hollanda'da daha az Faslı istiyorsanız bize oy verin' demesi tartışmalara yol açtı. PvdA'nın Fas kökenli yöneticilerinden Fuad Sidali, Wilders'a 'Hitler' benzetmesi yaptı, tepkiler üzerine Sidali sözlerini geri aldı.Ancak, konuşması nedeniyle Wilders hakkında Ulusal Ayrımcılık Merkezi'ne şikâyetin yanı sıra savcılığa da suç duyurusunda bulunuldu.Sol partiler, Wilders'ın açıklamalarını anımsatarak göçmen toplumunun desteğini istiyor.Çok sayıda Türkiye kökenli aday da yerel seçimlerde şans arıyor. Türkiye kökenli adaylar ağırlıklı olarak PvdA ve Yeşil Sol (GL) listelerinde yer alıyor. SP, CDA ve D66 listelerinde de Türkiyeli adaylar bulunuyor,PvdA'nın Soest kentindeki liste başı aday Osman Suna, 'seçim yolsuzluğu' suçlamasıyla adaylıktan alındı. Suna'nın, bir camide oy kullanmayacaklardan seçmen pusulalarını istediği görüntüler basına yansıdı. Hollanda'da 'Vekâletle oy kullanma' olanağı bulunduğu için Suna, oy pusulalarını kendi lehine kullanmakla' suçlandı.Türkiye kökenli adayların en yoğun olduğu Rotterdam da ise PvdA tarafından hazırlanan parti içi araştırma raporunda Türkiye kökenli adaylar eleştirildi. Adayların büyük bölümünün 'sosyal demokratlıkla ilgisinin bulunmadığı' ve belediyenin işlevi konusunda bilgisiz oldukları belirtildi.Raporda, adayların kendi tabanını oluşturduğu, çoğunun bir dernek, cami ya da vakfa bağlı olduğu dile getirildi. 'Siyasette olmalarının tek nedeni aylık ek gelir ve kendilerine yeni iş kapısı açmak. Bu nedenle seçilme süresi en az 2 dönemle sınırlansın. Aylık belediye meclis üyesi maaşı da 500 Euro’ya düşürülsün' önerisi yer aldı.Hollanda'da 300 bin civarında Türkiye kökenli seçmen bulunuyor. Katılımın düşük olduğu seçimlerde göçmenlerin 'blok oyları' seçim sonuçlarında belirleyici olabiliyor.
Hollanda Yerel Seçimlerinde İktidar Oy Kaybetti
Hollanda'da gerçekleştirilen yerel seçimlerde, ilk tahminlere göre iktidar ortağı partiler önemli ölçüde oy kaybetti.Yerel partiler ile liberal eğilimli Demokratlar 66 (D66) ve Sosyalist Parti (SP) seçimden oylarını artırarak çıktı.Akşam Saat 21:00'e kadar oy verme işleminin devam ettiği seçimlere katılım düşük oldu.Tahminlere göre yüzde 50 civarında bir katılım gerçekleşti.Oy verme işleminin sona ermesinden sonra açıklanan tahminlere göre, seçimin kazananı yerel partiler oldu.2010'dak seçimlere göre oy oranını yüzde 5 artıran yerel partiler, toplam oyların 29,4'ünü aldı.Tahminlere göre muhalefetteki liberal eğlimli D66 da oy oranını 4,7 oranında arttırdı. 12,8 oranından oy alan D66'yı, oylarını 4,1 artıran SP izledi.Sandıkbaşı anketlerine göre en büyük kaybı iktidar ortağı sosyal demokrat eğilimli İşçi Partisi (PvdA) yaşadı. PvdA, 2010 seçşmlerine göre 5,1 oranında oy kaybetti. İktidarın diğer ortağı Liberal Sağ Parti (VVD) de seçimin kaybedenleri arasında. VVD, 3,2 oranında kayba uğradı.Kamuoyu yoklamalrına göre oylarını artırması beklenen Hıristiyan Demokrat Parti (CDA) de tahminlere göre kaybeden partiler arabsında yer aldı. CDA, 4,4 oranında oy kaybetti.Yeşil Sol Parti (GL) 1,5 puan, Hıristiyan Birlik Partisi (CU) ise 1,8 oranında oy kaybetti.Seçimin favorisi olarak gösterilen Geert Wilders liderliğindeki Özgürlük Partisi (PVV), sandıkların açılmasını bekliyor. Belirli kentlerde seçime giren PVV, buralardan zaferle çıkmayı bekliyor. Kamuoyu yoklamalarıan göre şu anda en büyük parti konumunda bulunan PVV, 22 Mayıs'taki Avrupa Parlamentos (AP) seçimlerine Avrupa'daki diğer aşırı sağ partilerle birlikte hazırlanıyor.Sandıkların kapanmasından sonra bir açıklama yapan Wilders, 'Yerel partiler kazandı, iktidar partileri kaybetti' dedi. Wilders, tepkilere neden olan, 'Fas kökenli suçlular ve işsiz ayak takımı Hollanda'dan gönderilmeli' görüşünü yineledi.Seçim ılaysız tamamlandı. Amsterdam'da çarşaflı bir seçmen nedeniyle kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Sandık görevlileri, sadece gözleri ve burnu açıkta olan bir çarşafla oy kullanmaya gelen bir kişiden şüphelendi. Kısa süreli tartışma sonrası Görevlilerin, 'siz kadın değilsiniz, içeri heçelim yüzünüzü gösterin' çağrısı üzerine çarşaflı seçmen koşarak seçim bürosundan uzaklaştı.Seçimde çok sayıda Türkiye kökenli aday da şans aradı. Türk kökenli adayların en önemli avantajı olan tercih oylarının sonuçlarının 5 gün içinde açıklanması bekleniyor.
Gorbaçov İçin Suç Duyurusu: SSCB'yi Yıktı, Yargılansın
Rusya'da beş milletvekili, Sovyetler Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) son lideri Mihail Gorbaçov hakkında suç duyurusunda bulundu. BBC Moskova muhabiri Daniel Sandford'un haberine göre başsavcıya bir mektup gönderen milletvekilleri Gorbaçov'un, Sovyetler Birliği'nin dağılmasına neden olduğu gerekçesi ile yargılanmasını istedi. Parlametonun alt kanadı Duma'nın beş üyesi mektuplarında, dönemin Sovyetler Birliği vatandaşlarının referandumda ülkenin bütünlüğünün korunması yönünde oy kullandıklarına dikkat çekti. Milletvekilleri, Gorbaçov'un ise bu duruma karşın Sovyetler Birliği'nin dağılmasına izin verdiğini vurguladı. Başsavcı'ya suç duyurusunda bulunan milletvekillerinden ikisi, ülkenin lideri Vladimir Putin'in Birleşik Rusya Partisi'nden. Diğer milletvekillerinin ise ikisi Komünist Parti, diğer de milliyetçi Liberal Demokrat Parti üyesi. Milletvekillerinin atıfta bulundukları referandum 1991'de Sovyetler Birliği'nin oluşturan 15 cumhuriyetten dokuzunda yapılmıştı. Cumhuriyetlerden altısı referandumu boykot etmişti. Mihail Gorbaçov ise hakkındaki suç duyurusunun 'tamamen saçmalık' olduğunu söyledi. Yargılanmasının tarihi açıdan hiçbir şekilde makul olmadığını vurgulayan Gorbaçov, beş milletvekilinin sadece ünlü olmaya çalıştıklarını belirtti. Sovyetler Birliği Soğuk Savaş'ın son bulmasının ardından 1991'de dağılmıştı. Bu gelişme üzerine aralarında Ukrayna'nın da bulunduğu 14 ülke bağımsızlıklarını ilan etmişlerdi.bbctürkçe
ABD Senatosu 'Ermeni Soykırımı' Tasarısını Kabul Etti
ABD Senato Dış İlişkiler Komitesi, 'Ermeni soykırımı' tasarısını kabul etti ABD Senato Dış İlişkiler Komitesi, ‘Ermeni soykırımı’ karar tasarısını gündemine aldı. Senato’nun Demokrat Partili ağır toplarının desteğini alan tasarı 12 oyla kabul edildi. Hürriyet Gazetesi Washington Temsilcisi Tolga Tanış ’ın haberine göre, ABD Kongresi’nin üst kanadı Senato’nun Dış İlişkiler Komitesi, Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Demokrat Partili New Jersey Senatörü Robert Menendez ve Cumhuriyetçi Partili Illinois Senatörü Mark Kirk tarafından kaleme alınan, H.RES.410 sayılı ‘Ermeni Soykırım’ tasarısını gündemine aldı. Şimdiye kadar Senato’nun çoğunluk lideri Nevada Senatörü Harry Reid , Kongre’de Başkan Obama’ya en yakın isimlerden California Senatörü Barbara Boxer , İstihbarat Komitesi Başkanı, yine California Senatörü Dianne Feinstein gibi 100 üyeli Senato’da çoğunluğu elinde bulunduran Demokrat Parti’nin ağır toplarının da aralarında bulunduğu 9 senatörün imzasını taşıyan tasarı komiteden geçti ve genel kurulda oylandı. Beyaz Saray ne yapacak Bir Türkiye uzmanı, daha önceki Ermeni tasarılarında Beyaz Saray’ın Kongre üzerinde her zaman devreye girdiğini ancak ikili ilişkilerde son dönem yaşanan çalkantılar ve Beyaz Saray’da bu kez ‘Ermeni Soykırımı’ iddialarının Washington ’daki en büyük destekçilerinden, ABD’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Samantha Power ve Ulusal Güvenlik danışmanı Susan Rice’ın bulunmasının dengeleri değiştirebileceğini belirtilmişti. Şimdiye kadar Amerikan Kongresi’ne sunulan hiçbir ‘Ermeni Soykırım’ tasarısı, hem Temsilciler Meclisi hem Senato’dan onay gerektiren yasalaşma sürecini tamamlayamadı. Menendez ve Kirk, Senato’ya 3 Nisan 2014’te sundukları karar tasarısıda önce ABD Yönetimi’nin geçmişte 1915 Olayları’yla ilgili attıkları adımları sıraladılar. 1975 ve 1984’te başta Ermeniler, ‘soykırım’ kurbanlarının anılması için hazırlanan bir ortak tasarının sadece Temsilciler Meclisi’nde de olsa kabul edildiğini, 1981’de ise ABD Holokost Anma Konseyi’nin ‘Ermeni Soykırımı’nın Holokost müzesinde ele alınması yönünde bir karar verdiğini hatırlattılar. Ardından da üç sonuç sıraladılar: 1) 24 Nisan 2014’te 'Ermeni Soykırımı'nın yıldönümü hatırlanacak. 2) Başkan, ‘Ermeni Soykırımı’ ile ilgili tüm gerçeklerin Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti tarafından tanınmasını içerecek şekilde âdil, yapıcı, istikrarlı ve sağlam bir Ermeni-Türk ilişkisine yönelik çalışmalı. 3) Başkan, ABD dış politikasının, insan hakları, insanlığa karşı suçlar, etnik temizlik ve ‘Ermeni Soykırımı’ ile ilişkili ABD arşivlerinde belgelenmiş soykırım konularına uygun bir anlayış ve duyarlılık yansıtmasını sağlamalı.t24.com.tr